21.09.2025
İLK HALKA ARZLAR ÜZERİNE
Coğrafi keşifler sonrasında artan deniz aşırı keşifler ve bu keşiflerin getirdiği zenginlik Batı ulusları tarafından, Asya ve Doğu ülkelerinin zenginliklerini kurmuş oldukları şirketler aracılığı ile kendi uluslarına taşımışlardır. Bu şirketlerden biri de ‘’Hollanda Doğu Hindistan ‘’ şirketedir.
Dünya tarihinde şuan için bildiğimiz gerçekleşmiş ilk, ilk halka arz [1] (İnitial Public Offering/ IPO) işte bu ‘’Hollanda Doğu Hindistan’’ şirketidir. 1602 yılının ağustos ayında 1.143 kişinin katılımıyla gerçekleşmiştir. Coğrafi keşifler sonrasında artan deniz aşırı keşifler ve bu keşifler getirdiği zenginlik Avrupa ülkeleri tarafından, Asya ve Doğu ülkelerinin zenginliklerini bu tarz şirketlerin faaliyetleri ile kendi uluslarına taşımışlardır. Bu halka arz türünün ilk örneğidir. Bu nedenle finans tarihi ve kapitalist dünya tarihi açısından önemli bir olaydır. Bu önemli olay ilerleyen dönemlerde sanayi kapitalizmi ile finans kapitalizminin bir ipin üzerinde atasözünün aksine bir ipte yürümeye başlayacağının ayak sesleri idi.
Halka arzlar, genellikle birkaç nedenden dolayı ortaya çıkarmaktadır. Bunlardan birisi, şirket yaptığı yatırımlardaki hesaplama hataları veya yatırım sürecinde konjonktürel dar boğazın içine düşmüş olmasıdır. Sorunun çözümü için genellikle bankalara başvurulur. Banka düzenli müşterisi ve kredibilitesi yüksek biri ise kısa vadeli kredi/krediler verir. Sonrasında bu kredilerle beraber borç sarmalı başlar. Bankanın ticari müşteri departmanı ‘’ halka arz’’ fikrini verir. Yurtdışı menşeili denetim firmaları şirketi ziyaret eder. Canhıraş mücadeler sonunda halka arz fiyat tespit tutanağı oluşturulur. Yasal prosedürlerden sonra şirket halka arz olur. Türkiye’deki halk arzların büyük kısmı bu şekilde oluşmaktadır. İkincisi ise, şirket yönetimi sermayeyi büyütmek için sürekli ortak alır. Ortak sayısı 500 aşan halka açık olmayan anonim ortaklıklar halka açık sayılır. Genelde belli bir büyüklükten sonra şirketler halka açılmayı tercih ederler. Vergisel avantajlar, marka oluşturmak için saygınlık sağlamak kazanması gerekmektedir.
İlk halka arzlar, genellikle maliyetsiz kaynak gibi görünmektedir. Açıkçası bu büyük bir hurafedir. Şirkete giren kaynağa herhangi bir faiz, kar payı gibi bir maliyet ödenmemesine rağmen ilk halka arz için oluşturulan hukuki mevzuata uyum, ilgili- gerekli birimlerin oluşturulması ve sonrasında kamuoyuna duyulan sorumluluk birer maliyettir. Bunun yanı sıra ‘’çok iyi bir şirket diğer tüm durumlar sabitken ilk halka arz olmak istemez’’. Bu tümcenin anlamanı siz değerli okuyucularıma bırakıyorum.
Son dönemlerde Türkiye’de ilk halka arzlarda durum farklılaşmıştır. Özellikle Covid-19 salgını ile beraber gelişmiş ülkelerde politika faizi sıfır düzeyine, gelişmekte olan ülkelerde ise enflasyon oranlarının altında belirlenmiştir. Türkiye’de ise Kobilerin büyük bir kısmı daha önceki yıllarda yaşanan ekonomik şoklar sebebiyle bilanço yapıları büyük oranda bozuk bir durumda yakalanmıştır. Salgına kredibilitesi zayıf bir şekilde giren bu şirketler için sınırlı kaynaklara sahip olan para piyasasında yeterli fonlama sağlanamıyordu. Bu süreçte Borsa İstanbul da kote olma şartları gevşetilmiştir. Şirketlerin halka açılmaları kolaylaştırılmıştır.
Şekil 1:Halka arz olan şirket sayısı ve tutarı
Şekil 2: Kote olan şirketlerin öz kaynak finansman tutarı
Bu yeni ilk halka arz olan şirketler ise borsada inanılmaz fiyatlamalar yaşamışlardır. Kanaatimce bunun sebebi ultra gevşek para politikası sebebiyle yaşadığımız TL’nin değer kaybı idi. Dövize ilave talep yaratmamak adına merkezi idare KKM, YUVAM gibi uygulamaların yanı sıra borsaya kote olan şirketler ‘’Tavan tavan’’ serileri başlatılmıştır. Günlük marjın %10 olduğu borsamızda bireysel hatta kurumsal yatırımcılar bu furyaya katılmıştır. Bu tuhaf uygulama ile dövize olan talebin önüne geçilmek istenmiştir. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra Ortodoks politikalarına dönüşümüzle birlikte bu politika uygulamadan kalkmıştır. Pandeminin getirdiği olağanüstü koşullarda kote olan bu şirketlerin pandemi şartlarının yavaş yavaş ortadan kalktığı bu dönemde ise tam tersi fiyatlama içine girmiştir.
Risk ve getiriyi doğru hesaplayabildiğimiz mutlu günlere…
[1] Halka açık olan anonim ortaklıkların, birincil piyasadan sağladıkları kaynağın yanı sıra bedelli sermaye artırımı yaparak da bünyelerine finansman sağlamaktadırlar. Bedelli sermaye artırımı finans literatüründe ‘’ikincil halka arz ‘’ olarak değerlendirilir. Bu sebeple yazıda geçen halka arz ifadesini yerine bilhassa ‘’ ilk halka arz’’ ifadesi kullanılması özen gösterilmiştir.